Warner Bros.Animation bu aralar enteresan şeylere imza atıyor. Mk vs. Dc Universe rezaletinden sonra Midway‘in iyicene borca girmesiyle, Warner Bros tarafından satın alınan şirketin adı Netherrealm Studios diye değiştirilmişti ve neredeyse batmakta olan, satışları inanılmaz kötülemiş MK oyunları bir anda reboot ederek kendini toparladı ve eski trendine neredeyse tam anlamıyla kavuşmuştu.
Daha evvelden Batman vs. Ninja Turtles crossover animasyonu ile çok olumlu değerlendirilmiş olan Warner Bros.Animation bu sefer de sıfırdan Mortal Kombat’a el atıp Legends diye bir seri başlatarak; Scorpion’s Revenge yani Akrep’in İntikamı olarak sarı kıyafetli ninja Scorpion bazlı bir animasyon bize sundu. Animasyon kalitesi de en az Batman vs Tmnt‘deki kadar iyi olmak üzere, her ne kadar yeni nesil geometrik tasarımlı çizimleri benimseyemediysem de tasarımlar hoşuma gitmiştir. Ayrıca renkler-gölgelendirmeler ve animasyon olarak aksiyon sahneleri de gerçekten çok başarılıdır. Bir Mortal Kombat yapımı olarak da “Asshole, Dick” gibi argo kelimelerin kullanıldığı belki de ilk Mk yapımıdır hani hiçbir oyun veya filmden böyle küfürler hatırlamıyorum. :))
Ancak yapım ekibine baktığımda seslendiricilerden biri olan, aynı zamanda Dexter dizisinde Dexter‘ın inanılmaz ezik ve sinir bozucu kardeşi Debra‘yı oynayan Jennifer Carpenter‘ı gördüğümde hafiften ikiye bölünmedim de değildi. Hani Sonya‘nın antipatikliğine eş değer birini mi bulmaya çalışmışlar nedir ama gerçekten de cuk diye oturmuş.
Animasyon Mortal Kombat‘ın ilk çıkan oyununun zamanında geçmesiyle beraber senaryoda; maskesini çıkarıp kuru kafasıyla alev püskürtme fatality ile oyunlarda ünlü olan Scorpion baz olarak alınmıştır. Çoğunuz Scorpion‘ın hikayesini muhakkak bilirsiniz, Sub Zero‘nun Lin Kuei klanı bir gün; gerçek ismi Hanzo Hasashi olan Scorpion’ın klanına baskın düzenler ve Scorpion’ın ailesi dahil herkesi öldürür. Scorpion ailesinin katliamını, Sub Zero‘dan bilir ancak her şeyin arkasında Quan Chi varmış bunu da Mortal Kombat 4‘te öğreniriz. İşin bir enteresan tarafı da Quan Chi oyunlarda değil, Mk3 hikayesi bazlı Defenders of the Earth Realm çizgifilm serisinde ilk ortaya çıkmaktadır sonra da Sub Zero‘nun kendi oyununda(Mythologies) onu görürüz.
Defenders of Earth Realm demişken de o animasyonda Johnny Cage haricinde(Malum Mk3’te ölüyormuş ama esas sebebi oyunundaki aktörüyle ilgili) kahramanlarımız Night Wolf, Kitana, Stryker, Jax ve ikinci Sub Zero diye geçen Kuai Liang‘ın oluşturduğu ekibin maceralarını anlatırdı. Ancak seri tutmamış olacak ki son bölümünde Dış Dünyadaki güçlere karşı başarısız olduklarını kabul edip, kavga ortamını terk ederler. Çok vasat bitmiş olmasına rağmen son bölümünün çizimleri ve animasyonu diğer bölümlere göre aşırı güzeldir orası da şaşırtıcıydı. O zamandan beri herhalde yeni bir MK animasyonu yapılmamıştı.
Neyse bu yeni yapıma geri dönelim..
Scorpion bir nevi şeytanla yani Quan Chi ile anlaşma yapıp Mortal Kombat turnuvasına katılmak üzere yeryüzünde tekrar ortaya çıkar ve zaten bu da ilk oyunun başıdır. Aynı ilk live action filminde olduğu gibi özel polis olan Sonya, Shaolin rahiplerinden Bruce Lee tiplemesi olan Lui Kang ve Hollywood’un yaramaz çocuğu Johnny Cage bir gemide, Raiden‘ın önderliğinde Mortal Kombat‘ın düzenlendiği adaya doğru yol almaktadırlar.
Tabii animasyonda senaryonun epey bir kısmı değiştirilmiş olduğundan olayların gelişmeleri hem oyunlardan hem de diğer yan animasyon/film kurgularından çok daha farklı ilerler. Spoiler yazsam mı bilemedim ancak Mortal Kombat‘ı yalayıp yutmuş bir gamersanız animasyonun sonunda neler olacağını bilirsiniz onun haricinde de olayların gelişmesini okumalarında o kadar sakınca yani bir spoiler göremiyorum. 🙂
Animasyonda kahramanlarımız adaya vardığında ve Shang Tsung tarafından açılış yapılırken figüran olarak ve ilerleyen oyunlarda ortaya çıkacak olan yüzlerce karakteri daha burada ilk oyunun turnuvasında görürüz, malum ilk oyundan ve devamı olan Mk2’den birkaç karakter bu animasyonda ön plandadır. Shang Tsung turnuva tanıtımında “Goro lives” olan ilk oyunun sloganına gönderme olarak Jax ve Goro’yu dövüştürür.
büyük büyük dedesine benziyor Mk1’in başını anlatan tek sayılık çizgiromandaki.
Kitana ablamızı da bu animasyonda görmekle beraber Lui Kang onunla uzun süre dövüşmez ve hem Mk9 hem de ilk filmdeki gibi daha en başından dost olurlar. Ayrıca ilk oyundaki saklı karakter olup o dönemler gizemli olduğundan favori ninja karakterim olan kertenkele Reptile, animasyonun orasında burasında kahramanlarımıza saldırmak üzere belirir.
Malum kertenkele formuna hiçbir zaman ısınamadığım için her zaman bana ninja kılıklı klasik hali çok daha cezbedici gelmiştir. Bunun yanı sıra Kano ve Black Dragon isimli çetesi de adayı terörize ederler ve turnuvanın kurallarını çiğneyecek her türlü haltı yerler. Öte yandan da Quan Chi; eski bir elder god olan hapsedilmiş lideri Shinnok‘un serbest bırakılması için Scorpion‘ı kullanmaktadır. Mk2‘de Scorpion’ın Sub Zero‘yu öldürdüğünü öğreniriz ki(2.oyundaki Sub Zero malum onun kardeşidir) Scorpion bir hata ederek daha sonrasında Noob Saibot olarak geri dönecek olan Sub Zero‘yu öldürür.
Her ne kadar Johnny Cage hastası biri olsam ve ona animasyonda yoğunluk verilmişse bile Baraka ile çok korkak savaşması hatta hiç savaşamaması ondan sürekli kaçışı pek olmamıştır ve antipatik tavırlı Sonya‘dan bacak ara kısmına 2-3 defa tekme yemesi hiç ama hiç olmamış hatta ironi gibi olmuştur ki Coni babanın Mk1‘deki klasik hareketlerinden biri o kısma vurmaktır zaten ilk live action filminde de Goro‘ya bir tane koskoca dört kollu devi sersemletmiştir ve zaten o filmin en efsane sahnelerinden biriydi o. Ayrıca hem Lui Kang hem Sonya onun dövüşçü olmadığını düşünüp sürekli korumaya çalışırlar ancak Sonya Blade‘in başı Motaro ve bir sürü yaratıkla derde girince 80’lerden kalma bir disco müziğiyle Johnny Cage sahalara girer ve Sonya‘yı hayran bıraktıracak şekilde bütün zebanileri haşamat eder. Herhalde filmin en sevdiğim kısmı da sanırım burası olmuştur.
Başka bir eleştirdiğim kısım ise Shang Tsung‘un hiç kılık değiştirmemesiydi, çünkü ilk oyundan beri onun kılık değiştirip diğer karakterlerin özelliklerinin aynısını yapabilmesi Mortal Kombat‘ta en iz bırakan, orijinal unsurlardan biriydi. Zaten sonraki çıkan MK oyunlarında onunla oynarken diğer karakterlerin kılığına belli bir special movement yaparcasına kısa süreliğine girerek kılığına girilen karakterin özelliklerini kullanmak bir hayli çaba istediği gibi, her karakterin kılığına girip her özelliğini kullanabilen oyunculara elit gözüyle bakılmıştır. (Ben anca Game Boy‘daki Mk2’de bir seferinde Lui Kang‘in kılığına girip onun ejderha fatalitysini kullanmıştım Game Boy‘da oyunu yalayıp yuttuğumdan.)
Animasyonun sonunda da Mk2‘nin başındaki anlatıma benzer bir sahne görürüz, buradan da devam filminin yolda olduğunu anlarız. Açıkçası böyle kaliteli animasyonlar hep yapacaklarsa gerçekten de devam etsin seri seri bütün oyunları böyle animasyonlarda izleyelim.
